D. Şener Yıldırım
Yaşam alanlarını koruma mücadelesi verenler Hasankeyf’e sahip çıkmak ve onu geleceğe taşıyabilmek için bir araya geliyor. Birlikte hareket ederek somut işler üretmek için bir araya gelip kendilerine Hasankeyf Gönüllüleri adını veren grup, çağrı metinlerinde binlerce yıllık tarihin “enerji ihtiyaçtır” sloganıyla yağmalandığını belirtiyor.
Bölgeyi sular altında bırakacak Ilısu Barajı, suyun ticarileştirilmesi, ekosisteme vereceği zarar ve bölgede yaratacağı iklim değişikliğinin olumsuz etkileri bir yana 60 yıllık elektrik üretimi uğruna 10 bin yıllık tarihi de sular altına gömecek.
Hasankeyf Neden sular altına gömülemez?
- Mezopotamya’nın en stratejik yerleşim bölgelerinden Hasankeyf’te ilk yaşayanların kimler olduğu henüz bilinmiyor. Arkeologlar 10 bin yıldan daha fazla geçmişe sahip Hasankeyf’te arkeolojik çalışmalar henüz tamamlanamadı. Bölge sular altında kaldığı taktirde bu bilgilere asla ulaşılamayacak.
- Hasankeyf çevresindeki 6 bine yakın mağara, insanın ilk yaşadığı yerlerden biri olduğunu gösteriyor. Bu mağaraların dışında, insan eliyle yapılmış eserlerin her biri bir dönemin kültürü ve yaşamına ışık tutuyor.
- Hasankeyf’in bu güne kadar orada yaşamış onlarca kavmin ortak mirası olmasının sebebi ise doğal yollardan oluşan yerler ve insan elinden çıkan eserlerin birbirleriyle tam bir uyum sağlaması. Bu şehre gelen her kavim, bir öncekinin eserini yıkmadan üzerine ekleyerek mirası günümüze kadar taşımış.
- Hasankeyf Ortaçağ’da stratejik ve askeri açıdan önemliydi. Müslümanlar Hasankeyf’i Hz. Ömer döneminde M. 638 yılında ele geçirdiler. Sonrasında ise Emeviler, Abbasiler, Hamdaniler, Mervaniler, Artuklular, Eyyubiler ve Osmanlılar bölge kültürüne katkı sağladı.
M.S. 1101 yılında Artuklular’a başkentlik yapan Hasankeyf, ticari açıdan da Ortaçağ’ın en önemli şehirlerinden biri oldu. 1260’ta Moğol istilasıyla küle dönen şehri Eyyubiler 14. Yüzyılın başlarından itibaren yeniden inşa etmeyi başardılar. - Hasankeyf’te kime ait olduğu bilinmeyen tarihi kaya mezarlar, kaya evler, Ortaçağ’a ait 3 üniversitenin kalıntıları, kiliseler, gizli geçitler, kale ve kentin genelinin su ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılan su yolları, yörede yakın zamana kadar tüm bölge buğdayının öğütüldüğü 30’u aşkın kayaya oyulmuş değirmen, eyvanlar ve kaleden Dicle’ye inmek için kullanılan ve kayaların yontulması ile oluşturulmuş 200 basamaklı merdiven bulunuyor.
- Hasankeyf, hem Hristiyanlık hem de İslamiyet açısından önemli bir merkezdi. Camiler İslami dönemde Yukarı Mezopotamya’da inşa edilen ilk İslami eser olma özelliğini taşıyor. 2 bin yıllık geçmişi olan eserlerin dünyada benzer örnekleri bulunmuyor.
- Bilimsel kaynaklara göre ilk aletli tarımın yapıldığı yer olan Dicle kenarında bulunan ve aynı zamanda baraj suları ile kaplanacak olan alanda gizli olan 100’e yakın höyük, Kalkolitik Çağ’a, Tunç Çağı’na ve en önemlisi Neolitik Çağ’a ait birçok bulguya ulaşılabilmesi açısından önem taşıyor.
Ilısu Barajı için su tutulmaya başlanması ile insan türünün kökenleri, tarımın başlangıcı ve çok sayıda medeniyetin ayak izleri ve maddi varlıklarına dair olağanüstü kanıtlar ile birlikte bizi biz yapan tarihimiz de sular altında kalacak.