Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Gaziantep Hayvanat Bahçesi’nin kapatılması için kampanya başlatıldı

    18 Nisan 2023

    Yaşamımızın efendisi olma düşlerinin sonu

    29 Haziran 2022

    İlhaklara ve Emperyal Saldırganlığa Karşı

    28 Şubat 2022
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Demo
    • Güncel
    • Ekoloji Gündemi
    • Yazılar
      • Makaleler
      • Seçtiklerimiz
      • Çeviriler
      • İleri Okumalar
    • Yaşam
    • Röportaj
    • Belge ve Raporlar
    • İletişim
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Home»Yazılar»Makaleler»HAYAL GÜCÜNÜN HAYALETLERİ (FANTOME)

    HAYAL GÜCÜNÜN HAYALETLERİ (FANTOME)

    Editor10 Ağustos 2018Updated:13 Nisan 2023
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Kuşkusuz her birey, kendi iradesi ve kendi arzusuyla mevcuttur, ancak kararlar ve düşünceler gizliden gizliye başka yerlerden ulaşırlar ona.

                                                                                                                   Baudriallard

     

    Didem BESLEN

    21. yy.ın ayrıksı düşünürü Baudriallard; görüntü ile gerçek arasında bir ayrım yapabilmenin olanaksızlaştığı bir taklit evreninden söz eder. Kişiliğimizi korumak adına biriktirdiğimiz tüm o geleneksel atıklar, sanki her an bize aitmiş gibi söze girerken; koruma ve korunma adına gerçek olanla ne kadar ortaklık içindeyiz dersiniz? Ve kendimizden ayıramadığımız o vintage parçamızla hızla derinleşmekte olan ne tür bir çatlağı gizleriz yüzeyde?

    Ne ile işbirliği yaptığımızı belki de hiç bilemeyiz. Etrafımızda dolaşan söz balonlarını yutarak dışarıyla ayırt edilemeyen her düşünce kütlesi yüzeyi çoğaltır. Alay edilişi düşünmek, ağlayışta beklemek ya da gözümüzü ovalamak, bizi ayağa kaldırmaya yetmez!

    Spinoza der ki; herkes kendi hayal gücünün hayaletlerine asıl gerçekler gözüyle bakıyor! Kendini koruma güdüsü önemlidir. Yaptığımız eylemler ve duygulanımlar özünde kendi varlığımızı yaşatma eyleminden başka bir şey olmayabilir. Diğer yandan kendiyle bağını kuramamışlık; başkalarına karşı gizli ya da aşikar öfke biriktirir. Örneğin trafikte yapılan ufak hatalar devasa sorunlara dönüşebilir. Kabulleniş, saygı, affediş veya bağışlayıcılık tükenir. Tahammül sorunu; aslında kişinin kendiyle alıp vereceğinin devam ettiğini gösterir. Kendinin isteklerine suskun kalan insanlar, başkalarının sesini saldırı olarak duyar. Korkularımızı anlamak gücün yeniden bize geçtiğinin işaretidir. Korku pek çok kez olduğu gibi yanılsamadır. Korktuğumuz şey, hiçbir zaman hayalde olandan büyük olamaz. Korkup geri çekilmek, korku üreten söylemlerin gerçekleşme amacına pasif olarak destek vermek demektir.

    İnsanlar şüpheci midir, değil midir? Farklı insanların farklı fikirleri olduğu söylemek herkesin ortak kabulü. Fakat fark, başka fikirlerin yeşermesine olanak vermemek, büyümesini istememek ile başlar. Saygı duyduğumuzu söyleriz ama farkı savunacak insanların olmasını istemeyiz çevremizde. Konu, başka fikirleri de denemek isteyen bizim gibi düşünmeyen insanları ıslah etmek olunca, karşımızda din ve ahlak özellikle ahlakın bir uzantısı olarak okunması gereken atasözleri ya da büyük sözleri durur: meseller, öğütler, örnekler, kişileri istenilen yaşam yoluna itmenin bir taktiği olarak. Ve tecrübeler,-önceden gidildiği söylenen o yollar- bazen bilgiden bile çok prim yapar. Ne de olsa insanlar güzellikle yola gelmelidir!

    Hangimiz korktuğumuz, başa çıkamayacağımız bir durumda atasözlerini savurganca kullanmadık. Lütfen sizin zihninize sızan doğruluğunu sorgulamadığınız ne kadar söz var, bir bakar mısınız? Atasözleri masum bir söylencelik değildir. Atasözleri birey üzerindeki baskının en anlaşılır, baş eğdirilebilir gölge yanıdır. Atasözleri, topluluğun gözetimine tutulmak, korku ve gözdağı ile düşüncelerin kesilmesidir. Çünkü sosyal tahakküm kendini en çok dil ve simgelerin aracılığıyla var eder. Toplum yazılı olmayan yasalarını kabul ettirmek için hep bu sembol ve simgelerden yararlanır. Çoğunluk kendi fikirleri kesin bir gerçeklik sunarmış gibi ısrar eder. Şüphesiz dogmatizmin ilk tohumu ailedir. Başkalarının korkuları, hayal güçleri ve sınırları üzerinde yükselen dünyanın provası ilk ailede alınır. Sonraları tüm gidiş gelişler toplum ve benlik algısı oluşumları hayali o ilk giysiler üzerinden olur. Ölçüye uyabiliyor muyuz, uyamıyor muyuz? Bir denemeler toplamı gibi görünen her bir yaşam parçacığı çokta üzerinde durmadığımız ama sanki bizimmiş gibi muhafaza ettiğimiz durağan söz dizimlerdir. Böyle olmakla çekindiğimiz, adım atmaktan alıkoyan tüm o şeyler, bir vitrin parçasında seyirlik bir obje olmaya mahkumdur. “Onu elleme lütfen kırılabilir!”

    Baudriallard Didem Beslen Etkileşim Korku
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email
    Previous ArticleKadınlar Dünyaya Kızgındır*
    Next Article Hayvanlara yönelik şiddete karşı iki ayrı suç duyurusu

    Related Posts

    Yaşamımızın efendisi olma düşlerinin sonu

    29 Haziran 2022

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    25 Ekim 2021

    Her devlet bir kilisedir

    2 Temmuz 2021
    Yazılar
    Deniz Şener

    Yaşamımızın efendisi olma düşlerinin sonu

    Güray Tezcan

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    Yeşil Öfke

    Her devlet bir kilisedir

    Dilaver Demirağ

    Yeşil Mide Bulandırdığında (1)

    Fatoş Osmanağaoğlu

    Yeşil Yeni Anlaşma vs. İlerici Enternasyonal

    Çeviriler
    Editor

    İlhaklara ve Emperyal Saldırganlığa Karşı

    28 Şubat 2022
    Dilaver Demirağ

    MİKROPLAR, HAYVANLAR VE BİZ

    24 Temmuz 2020
    Deniz Şener

    Filleri de ‘mülteci’ olarak görebilir miyiz?

    9 Mart 2020
    Editor

    Ahlaki Şizofrenimizin Nedeni: Mal Olarak Hayvanlar

    4 Temmuz 2019
    Editor

    NAMLUNUN UCUNDAKİ DÜNYA. YA DA SADELİK HAREKETİNİN SORUNU NE?

    20 Şubat 2019
    Biz kimiz
    Biz kimiz

    Özgür bir yaşam için insan merkezli yaklaşımları terk edip gezegeni paylaştığımız tüm canlılarla eşitlikçi, dayanışmacı bir ilişki kurmayı hedef alıyor, özgürleşmeyi ve özgürleştirmeyi savunuyoruz. Canlılara yönelik her türlü zulmü reddetiyoruz!

    Facebook Twitter WhatsApp
    Yaşam

    Doğanın Detaylarını Görmek

    17 Kasım 2020

    Dünya da Her Üç Çocuktan Biri Kurşundan Zehirleniyor

    31 Temmuz 2020

    Limon otu nedir? Limon otunun faydaları nelerdir?

    22 Temmuz 2020
    Çok Okunanlar

    İlk defa görüntülenen kabile katledildi!

    25 Ekim 201726.126

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    25 Ekim 20218.558

    Ve Burdur Gölü öldü

    5 Temmuz 20198.510
    © 2023 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.
    • Nasıl Görüyoruz?
    • Ne istiyoruz?
    • Bize katılın
    • Yaz Çiz Çevir
    • İletişim

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.