Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    İspanya İç Savaşı’nda Anarşizm ve Ütopya

    8 Haziran 2023

    Sinema dünyasında anarşist bir figür: V FOR VENDETTA

    7 Haziran 2023

    Alexander Berkman: Anarşizm Nedir?

    7 Haziran 2023
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Demo
    • Güncel
    • Ekoloji Gündemi
    • Yazılar
      • Makaleler
      • Seçtiklerimiz
      • Çeviriler
      • İleri Okumalar
    • Yaşam
    • Röportaj
    • Belge ve Raporlar
    • İletişim
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Home»Yaşam»Haiti’nin unutulan köle çocukları

    Haiti’nin unutulan köle çocukları

    Editor1 Kasım 2018Güncelleme:19 Nisan 2020
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Haiti’de yoksul aileler, çocuklarını zenginlerin evlerine çalışmaları için veriyor. 300 bin çocuk kölelik koşullarında çalışıyor ve yaşıyor.

    Murat KUSEYRİ // Stockholm

    İsveçli gazeteciler Jesper Klemedsson ve Bengt Sigvardsson, Haiti’ye giderek “restavek” olarak adlandırılan kölelik sistemini inceledi. Klemedsson, çocuklardan biriyle yaptığı söyleşiyi kısa bir film haline getirerek yayınladı. Sigvardsson da, izlenimlerini İsveç İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (LO) yayın organı Arbetet Global’da anlattı.

    Bu sistemde yer alan çocukların yaşları 7 ila 17 arasında. Aileleri ile çalışmak için verildikleri aileler arasında çocukların çalışma ve yaşam koşullarını belirleyen herhangi bir sözleşme yok. Çocuklar teslim edildikleri burjuva ve orta sınıftan gelen ailelerin insafına bırakılmış durumdalar.

    ‘BU KADAR ÇOK ÇALIŞACAĞIMI BİLMİYORDUM’

    Ailesi, 14 yaşındaki Jejiga Elil’i, 2016 yılında başkent Port-au-Prince’te yaşayan tek çocuklu orta sınıf bir ailenin yanına bırakmış. Haiti’nin batısındaki Pastel kentinde doğan Elil, “rastavek” sistemine girişinin öyküsünü şöyle özetliyor: 

    Pastel’de okula gidiyordum ama eğitim iyi değildi, anne ve babam beni geçindiremiyordu. Beni Port-au-Prince’te zengin bir ailenin yanına yerleştireceklerini söylediklerinde bunun iyi bir fikir olduğunu sandım ama ben bu kadar çok çalışacağımı bilmiyordum. Gece saat 03.00’te uyanıp çalışmaya başlıyorum. Yemek yapıyorum, masayı hazırlıyorum, bulaşık yıkıyorum, yerleri siliyorum, elbiseleri yıkıyorum, yatakları yapıyorum ve yemek servisi yapıyorum. Geldiğimden beri televizyon izleyemedim, arkadaş edinemedim, diğer çocuklarla oynayamadım.

    OYUN OYNAYAMIYOR, DERS ÇALIŞAMIYOR

    Elil, saat 13.00 ila 17.00 arası okula gidiyor. Okuldan gelir gelmez de yeniden çalışmaya başlıyor ve saat 22.00’ye kadar çalmaya devam ediyor. Yorgun düştüğü için okulda başarılı olamadığını söylüyor Elil: 

    Her zaman çalıştığım için derslerimi yapacak fırsat bulamıyorum. Her zaman yorgunum. Bazen derste uyukluyorum. Evde işin çok olduğu zamanlar beni okula göndermiyorlar. Okul için harçlık da vermiyorlar.

    ‘BENİ ÇOK SIK DÖVÜYORLAR’

    Aşağılanma ve şiddet de Elil’in günlük yaşamının bir parçası: 

    Hanım ve bey beni çok sık dövüyor. Beni çağırdıklarında hemen cevap vermezsem dayak yiyorum. Bana verilen işleri çabuk yapmasam yine dayak atıyorlar. Bunlarla konuşmak imkansız.

    Ailesiyle arada sırada telefonla görüşen Elil’in en büyük isteği yeniden ailesinin yanına dönmek.

    ‘KÖLE’ SAHİBİ SİSTEMDEN MEMNUN

    Gazeteciler, evin 35 yaşındaki hanımı Jovelin’le de görüşmüş. Elil’in kendisinin ilk “restavek” çocuğu olduğunu söyleyen Jovelin, “Bir rastavek bulmak hiç de kolay değil. Birisine ülkeyi dolaşıp bana birini bulması için para ödedim” diyor.

    Rastavek sisteminin iyi olduğunu söyleyen Jovelin, “Evet, benim için iyi, çünkü ev işlerinde yardım alıyorum. Ama çocuklarını okula gönderemeyen yoksul aileler için de iyi. Çocuklar bize geldiğinde okula gidebiliyor” diyerek kölelik sisteminin yoksul aileler ve çocukları için iyi olduğunu öne sürüyor.

    Jovelin, Elin’e yaptığı hizmetler karşılığı neden ödeme yapılmadığı sorusunu ise “Hayır, biz okul ihtiyaçlarını karşılıyoruz, hasta olduğunda doktor ve ilaç ücretlerini ödüyoruz. Ayrıca çok da çalışmıyor” diyerek yanıtlıyor.

    Rastevek sistemindeki çocuklardan bir kısmının durumları Eili’inkinden daha kötü. Bazıları okula gönderilmiyor ve cinsel istismara uğruyor.
    ‘HÜKÜMET SORUN OLARAK GÖRMÜYOR’

    Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) Haiti Şefi Eunice Seignon, “Hükümet çocukların çalıştırılmalarını önemli bir sorun olarak görmüyor. Hükümet temsilcileri çok seyrek yaptığımız toplantılara katılıyor ve projelerimize destek vermiyor” dedi. Çocukların çalıştırılmalarının engellenmesi için 1999 yılından beri pek çok proje gerçekleştirmesine rağmen kayda değer bir ilerleme olmadığını söyleyen Seignon, “Önce aşırı yoksulluğu ortadan kaldırdığımızda çocukların çalıştırılmaları da sona erecektir” dedi. 

    Kaynak: Ekmek ve Gül

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email
    Önceki YazıTürkiye’nin ilk Slow Food Köyü’nde ÇED skandalı
    Sonraki Yazı Modern Kültürde Kentten Kaçmanın ve Uzaklara Gitmenin Sosyolojisi

    Related Posts

    Sinema dünyasında anarşist bir figür: V FOR VENDETTA

    7 Haziran 2023

    Bir Komün Deneyimi: Longo Maï

    5 Haziran 2023

    Doğanın Detaylarını Görmek

    17 Kasım 2020
    Yazılar
    Deniz Şener

    Yaşamımızın efendisi olma düşlerinin sonu

    Güray Tezcan

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    Yeşil Öfke

    Her devlet bir kilisedir

    Dilaver Demirağ

    Yeşil Mide Bulandırdığında (1)

    Fatoş Osmanağaoğlu

    Yeşil Yeni Anlaşma vs. İlerici Enternasyonal

    Çeviriler
    Editor

    İspanya İç Savaşı’nda Anarşizm ve Ütopya

    8 Haziran 2023
    Editor

    İlhaklara ve Emperyal Saldırganlığa Karşı

    28 Şubat 2022
    Dilaver Demirağ

    MİKROPLAR, HAYVANLAR VE BİZ

    24 Temmuz 2020
    Deniz Şener

    Filleri de ‘mülteci’ olarak görebilir miyiz?

    9 Mart 2020
    Editor

    Ahlaki Şizofrenimizin Nedeni: Mal Olarak Hayvanlar

    4 Temmuz 2019
    Biz kimiz
    Biz kimiz

    Özgür bir yaşam için insan merkezli yaklaşımları terk edip gezegeni paylaştığımız tüm canlılarla eşitlikçi, dayanışmacı bir ilişki kurmayı hedef alıyor, özgürleşmeyi ve özgürleştirmeyi savunuyoruz. Canlılara yönelik her türlü zulmü reddetiyoruz!

    Facebook Twitter WhatsApp
    Yaşam

    Sinema dünyasında anarşist bir figür: V FOR VENDETTA

    7 Haziran 2023

    Bir Komün Deneyimi: Longo Maï

    5 Haziran 2023

    Doğanın Detaylarını Görmek

    17 Kasım 2020
    Çok Okunanlar

    İlk defa görüntülenen kabile katledildi!

    25 Ekim 201726.126

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    25 Ekim 20218.561

    Ve Burdur Gölü öldü

    5 Temmuz 20198.510
    © 2023 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.
    • Nasıl Görüyoruz?
    • Ne istiyoruz?
    • Bize katılın
    • Yaz Çiz Çevir
    • İletişim

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.

    Go to mobile version