Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Avrupa’nın Enerji Krizi Sonrası Yeniden Şekillenen Enerji Haritası

    12 Ağustos 2023

    Avrupa Hem Yanıyor Hem Islanıyor

    11 Ağustos 2023

    Hawaii’deki Orman Yangınlarında Ölenlerin Sayısı 53’e Çıktı

    11 Ağustos 2023
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Demo
    • Güncel
    • Ekoloji Gündemi
    • Yazılar
      • Makaleler
      • Seçtiklerimiz
      • Çeviriler
      • Teorik Metinler
    • Yaşam
    • Röportaj
    • Belge ve Raporlar
    • İletişim
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Home»Yaşam»Bir Komün Deneyimi: Longo Maï

    Bir Komün Deneyimi: Longo Maï

    Bediz Yılmaz5 Haziran 2023Güncelleme:5 Haziran 2023
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Bundan 6-7 önce Longo Maï’ye ilk gittiğimde Türkiye’den geldiğimi duyan herkes bana üç isim söyleyip tanıyıp tanımadığımı soruyordu: ilki Via Campesina emektarı Olcay, ikincisi bu komün ile uzun yıllardır yakın dost olan Pınar (Selek), üçüncüsü de Kiraz idi. O günlerde ismen tanıdığım Pınar dışında üçüyle de tanışmıyorduk, sonrasında Olcay ve Kiraz ile tanıştık. Diyebilirim ki güzel ortak dostlarımız aramızda güçlü bağlar kurulmasını sağladı; çünkü Longo Maï ve onu vareden insanlarla karşılaşmak, sadece güzel bir deneyime tanıklık etmenizi sağlamıyor, onun ötesinde, insanlığın içindeki direnişe ve cesarete, umuda ve güzellikler yaratma gücüne inancınızı da pekiştiriyor. Onları tanımak, ağaçların yeraltındaki kökleri arasında ilişkiler kurulmasını sağlayan mikro canlılar gibi, dünyanın çok farklı noktalarında birbirini hiç tanımayan ama yürekleri aynı tutkuyla atan farklı yürekleri birbirine bağlayan bir güç açığa çıkarıyor.

    Kiraz’ın Longo Maï üzerine bir tez yazmakta olduğunu biliyordum, fakat kapsamından bihaberdim. Yeni İnsan yayınevi tarafından 2022 yılında kitap olarak basılmış bu tezi okuduğumda, iki defa ziyaret ederek toplamda iki hafta geçirdiğim komüne dair bilmediğim, dahası sorgulamadığım ne çok şey olduğunu idrak ettim. Kitap, bir komün olarak Longo Maï’yi oluşturan çok sayıda unsuru birer birer ele almanın yanısıra, çok önemli bir soru soruyor. Ki zannederim bu soru, bu komüne daha önce yöneltilmemiş olabilir. Oldukça sadeleştirerek söyleyecek olursam soru şu: “hiyerarşisiz bir topluluk oluşturma hedefinde, hiyerarşik olmayan üretim pratikleriniz tüm canlıları mı kapsıyor, yoksa sadece insanları mı?” Bundan 50 yıl önce kurulmuş, kurulduğu dönem, kurucularının politik yatkınlıkları ve kuruluş manifestosu itibarıyla ekolojik sorgulamaları uzunca bir süre yapmamış, bunları ancak ilerleyen yıllarda varoluşuna yedirmeye başlayan bir komün için bu sorunun yanıtını tahmin etmek zor değil; ama bu yanıta götüren bulguların, gözlemlerin, çıkarımların son derece yetkin bir antropolojik dil ile aktarılması kitabı okumayı gerektiren temel sebep.

    Kitap üç bölümden oluşuyor. İlk bölüm, Longo Maï komününün kurulma ve bugün bulunduğu yere yerleşme deneyimine ayrılmış. Bu bölümde komünün kuruluşundan itibaren diğer canlılarla kurulan ilişkiler konusu da  ele alınıyor, fakat bu esasen üçüncü bölümün konusu. Burada, Longo Maï’nin kuruluşundan itibaren kendini nasıl bir kolektif alan olarak tanımlayarak hem kendi idamesi için hem de politik bir özne olarak ne gibi pratikler geliştirdiği ele alınıyor.

    İkinci bölüm, İnsanların Özyönetimi başlığını taşıyor ve ortaklaşa yapılan işler, farklılaşma alanları, zanaatler çerçevesinde ustalık meselesi, yeni katılımlar, özel alan-ortak alan ayrımları, kendi içinde bir topluluk oluşturma-izole bir alan olmama ve çalışmaya dair ilkeler gibi komünün işleyişi için hayati konular ele alınıyor.

    Üçüncü bölüm için kitabın tezini ortaya koyan bölüm demek mümkün. Burada komünün oluşturan insanların diğer canlılarla kurduğu ilişkiler “yönetim” ve “etkileşim” bağlamında ele alınıyor. Alt başlıkların Köpek, Arı ve Bostan üzerine kurulmuş olması, bu bölümde tarımda çeşitli işlevleriyle yer alan canlılarda kurulan ilişkilerin biçiminin ve yönetim şeklinin ne olduğunun tartışıldığını gösteriyor. Kitabın en ilginç, en ufuk açıcı kısmı olan bu bölüm tarım-ekoloji-hayvan hakları üçgenindeki tartışmalar için çok değerli ipuşları barındırıyor.

    Kitap materyal kullanımı açısından da çok etkileyici. Öncelikle, yazarın, Longo Maï’nin tüm yayınlarını didik didik ettiğini görüyoruz. Bir tez çalışması için arşivin altının üstüne getirilmesi normal görülebilir; ama ancak detayları yakalamaya ayarlı bir göz –bir antropolog gözü- yayınların kapaklarında kullanılan resimleri ve çizimleri bu kadar iyi inceleyebilir ve oradaki ipuçları ile komünün 50 yıllık evrimini izleyebilir. Arşivin yanısıra komün sakinleri ile görüşmeler, komün hayatını ve işleri paylaşırkenki sohbetler de önemli bir kaynak oluşturuyor elbette. Bunlardan başka, saha çalışması sırasında tuttuğu ve analizine temel teşkil eden saha notlarından yaptığı paylaşımlar ile bizi de düşünüşüne dahil ediyor. Öyle ki, bir yandan adım adım Longo Maï’nin kuruluş sürecini ve Avrupa solu için nasıl bir bağlamda gerçekleştiğini, toplantılardan ortak yemek yemeye kadar bu alanın kuruluşundan itibaren ortaya konan kolektifleşme pratiklerinin evrimini, politik oluşa dair izleri, kısacası burasının bir insan komünü olarak geçirdiği 50 yılı izliyoruz, yaptıkları karşısında hayranlık duyuyoruz.

    Fakat diğer yandan da, ufak ufak sorular uyanıyor metinle beraber içimizde: burası sadece insanlardan oluşan bir alan değil, burayı kuran insanlar hiyerarşik ve emeğin sömürülmesine dayalı bir toplumsal düzeni eleştirmiş ve kendilerini ondan koparmışlar, fakat aynı eleştiriyi kendilerinin hayvanlara yönelik hiyerarşik düzenlerinde ve onların emeğini sömürmelerinde neden görmüyoruz, canlıların yönetimi bir özyönetim deneyiminde nasıl düşünülmelidir, neden bazı hayvanlar emekçi bazıları yoldaştır, tohumlar üzerinde iktidar kurmak ne anlama gelir… Her kolektif yapı için olduğu kadar kendi kişisel duruşlarımız için de önem taşıyan bu soruların yanıtlarını kitapta okumak mümkün, ama kitap bundan daha fazlasını yapıyor ve sorulara dair birlikte düşünmeye teşvik ediyor. Ekolojiyi insan odaklı düşünmekten çıkmak için önemli bir adım olduğu kuşkusuz.

    Kiraz Özdoğan Komün Longo Maii
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email
    Önceki YazıGaziantep Hayvanat Bahçesi’nin kapatılması için kampanya başlatıldı
    Sonraki Yazı Alexander Berkman: Anarşizm Nedir?

    Related Posts

    Sinema dünyasında anarşist bir figür: V FOR VENDETTA

    7 Haziran 2023

    Doğanın Detaylarını Görmek

    17 Kasım 2020

    Dünya da Her Üç Çocuktan Biri Kurşundan Zehirleniyor

    31 Temmuz 2020
    Yazılar
    Dilaver Demirağ

    AMAZON’DAN HAMBCAH’A HAMBACH’TAN AKBELENE UZANAN YOL

    Deniz Şener

    Yaşamımızın efendisi olma düşlerinin sonu

    Güray Tezcan

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    Yeşil Öfke

    Her devlet bir kilisedir

    Fatoş Osmanağaoğlu

    Yeşil Yeni Anlaşma vs. İlerici Enternasyonal

    Çeviriler
    Editor

    NAHEL İÇİN ADALET (1)

    5 Temmuz 2023
    Dilaver Demirağ

    Sınırlar = Küresel Apartheid

    21 Haziran 2023
    Editor

    İspanya İç Savaşı’nda Anarşizm ve Ütopya

    8 Haziran 2023
    Editor

    İlhaklara ve Emperyal Saldırganlığa Karşı

    28 Şubat 2022
    Dilaver Demirağ

    MİKROPLAR, HAYVANLAR VE BİZ

    24 Temmuz 2020
    Biz kimiz
    Biz kimiz

    Özgür bir yaşam için insan merkezli yaklaşımları terk edip gezegeni paylaştığımız tüm canlılarla eşitlikçi, dayanışmacı bir ilişki kurmayı hedef alıyor, özgürleşmeyi ve özgürleştirmeyi savunuyoruz. Canlılara yönelik her türlü zulmü reddetiyoruz!

    Facebook Twitter WhatsApp
    Yaşam

    Sinema dünyasında anarşist bir figür: V FOR VENDETTA

    7 Haziran 2023

    Bir Komün Deneyimi: Longo Maï

    5 Haziran 2023

    Doğanın Detaylarını Görmek

    17 Kasım 2020
    Çok Okunanlar

    İlk defa görüntülenen kabile katledildi!

    25 Ekim 201726.126

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    25 Ekim 20218.561

    Ve Burdur Gölü öldü

    5 Temmuz 20198.510
    © 2023 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.
    • Nasıl Görüyoruz?
    • Ne istiyoruz?
    • Bize katılın
    • Yaz Çiz Çevir
    • İletişim

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.

    Go to mobile version