Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Avrupa’nın Enerji Krizi Sonrası Yeniden Şekillenen Enerji Haritası

    12 Ağustos 2023

    Avrupa Hem Yanıyor Hem Islanıyor

    11 Ağustos 2023

    Hawaii’deki Orman Yangınlarında Ölenlerin Sayısı 53’e Çıktı

    11 Ağustos 2023
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Demo
    • Güncel
    • Ekoloji Gündemi
    • Yazılar
      • Makaleler
      • Seçtiklerimiz
      • Çeviriler
      • Teorik Metinler
    • Yaşam
    • Röportaj
    • Belge ve Raporlar
    • İletişim
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Home»Güncel»Dünya bir baş belasından kurtuldu

    Dünya bir baş belasından kurtuldu

    Yusuf Karaca13 Nisan 2017Güncelleme:13 Nisan 2023
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Katil tohumların üreticisi, toprakların baş zehirleyicisi… Rockefeller’e öldü demek, beni rahatsız ediyor. Kendimden utanmasam, “geberdi” diyeceğim!“.. 

    GDO’lu ürünleri dünyanın başına bela eden Rockefeller ailesinin en yaşlı üyesi David Rockefeller öldü. ABD’yi yöneten, hatta dünyayı yöneten ailelerden biri olduğu söylenir. ABD başkan yardımcılığı yapmış, IMF’nin kurucularından biridir.

    Bu aile, GDO’lu ürünlerin babası sayılır. Katil tohumların üreticisi, toprakların baş zehirleyicisi… Rockefeller’e öldü demek, beni rahatsız ediyor. Kendimden utanmasam, “geberdi” diyeceğim!“

    5 trilyon dolar servetleri olduğu söylenir. Daha yeni, ekmekte çıkan GDO, bu zehirci başına ait.

    Ekmeğimizle, oynadılar!
    Toprağımızla, oynadılar!
    Sağlığımızla, oynadılar!

    Tarım ilaçları adı altında zehirlediler, topraklarımızı. GDO’lu ürünleri “daha verimli” diye dayadılar. Binlerce yıllık genetik mirasımızı elimizden aldılar. Ülkeler, bu ve bunun gibi oniki şirket için işgal edilir veya hükümetler getirilir, hükümetler götürülür. O kadar etkilidirler. ABD’nin gönderdiği Derviş, bu ülkede “şeker yasası” çıkardı.

    Neden?

    Şeker tadında bu yasalar, bize “şeker” diye zehir içirmek için. İçiyoruz o gün, bugün… Nişasta bazlı kimyasal şeker satmak için. Her gün, şeker tadında zehirleniyoruz! “Tatlandırıcı şurup” olarak bilinen bu NBŞ’ler “ölüm şurubu” olarak ta adlandırılıyor. Şeker, şurup deyince akla Cargill gelir. Cargill devlet gibidir. Yıllık geliri 137 milyar dolar. 200 ülkede iş yapar. Bush, 2004’te Türk hükümetine, “bu şirkete sorun çıkarmayın” diye bizzat gelmişti.

    Bursalılar Cargill için neler çektiklerini, iyi bilirler. İznik gölü su havzası, bu şirkete 1997’de tahsis edilen arazi ile kurutuldu adeta. Dünyada NBŞ kotaları indirilirken, Türkiye’de her yıl artırılır. 2015-2016 pazarlama yılında nişasta kökenli şekerler için Şeker Kurulu tarafından belirlenen 250 bin ton kotanın yüzde 25 artırılmasını kararlaştırdı. Sonraları bu oran yüzde 35’e çıkartıldı, şimdi ise kota dolaylı olarak kaldırıldı.

    Türk firmalarına kota konurken, Cargill’e kota kaldırıldı. Cargill için hükümet Şeker Kanunu’nu değiştirdi. Ve bu çiftçi, kendini açlığa mahkûm eden iktidarı “bi daha, bi daha” seçti. Aşağı tükürsen çiftçi, yukarı tükürsen hükümet ve Cargill!

    Cargill kazandı, Türkiye kaybetti!

    Dünyada kişi başına NBŞ tüketimi ortalama 0,7 Kg iken Türkiye’de tam 10 katı tüketiliyor. Batılı kaynaklara göre dünyada üretilen endüstriyel Mısır’ın yüzde 80’den fazlası GDO’lu. Yüzde 41’i ABD tarafından üretilir. Türkiye’de NBŞ üretimi 5 şirket bünyesindeki 6 üretim tesisi tarafından yapılıyor. Bu üretimlerin yüzde 80’ne yakınını ise ABD’li Cargill’e ait. Cargill’in Pendik’teki tesisinin yüzde 50 ortağı ise Ülker’e ait.

    NBŞ kanser ve sirozun başlıca nedeni sayılıyor. Bugün ABD’de NBŞ’nin karaciğer yağlanmasına bağlı siroz ve karaciğer kanserini 3 kat artırdığı bilimsel olarak tespit edilmiştir.

    Dünya tohum devi, Cargill ve Monsanto’dur. Cargill’in şeker tadında zehri çok tutunca, tohumdan çekildi sonraları. Alan Monsanto’ya kaldı. Alman ilaç devi Bayer, Monsanto’yu satın aldı. Şimdi hem zehir, hem ilaç tek elden…

    Rockefeller’in GDO’lu mısırları nesilleri kısırlaştırıyor. Zaten GDO’da amaç arı ırk yaratmak. Başka ırkların soyunu kurutmak… İster mısırı ele alın, ister mısır şuruplarını, isterse GDO’lu tohumları… Hiç fark etmiyor.

    Pirinç, nohut, neyi konu etsek altında GDO çıkıyor. Öylesine kanser patlamaları yaşıyoruz ki, ölüyoruz resmen. Bu bir savaştır: Topla tüfekle gelmek yerine, katil tohumlarla geliyorlar. İnsanları evlerinde yataklarında öldürüyorlar. Kanser yapıyorlar. Tedavi uğruna, bütçeleri yutuyorlar.

    Hem kanser ederler, hem kanser ilaçları üretirler. Çünkü kanser edende kendileri, kanser ilaçları satanda… Bitkilerin genetiği ile oynayıp kanser ederlerken, bu işin bitki ile tedavi yolunu da kapatıyorlar.

    Mesela ülkemizde bitkisel tedaviye, dev ilaç şirketlerinin baskılarıyla, karşı olmak, hükümet politikası haline getirildi. Kamu spotları yapıldı. “Bitkisel tedaviden uzak durun!” denildi adeta. “İlaç” diye insanları, kimyasallarla zehirlerken dahi, domuz kapsülleriyle bunu insanlara içirdiler.

    Domuz yemeyen Müslümanlara ilaç içerken, domuz yedirdiler böylece. Bütün kutsallarımızı ayaklar altına aldılar. Ceplerimizi, kasalarımızı boşaltmakla kalmadı, topraklarımızı ve insanlarımızı zehirlediler.

    Silahlı işgal yerine;
    Tohumla geldiler!
    Mısır şurubuyla geldiler!
    Şeker tadında zehirle geldiler!

    Yusuf Karaca / Yeni Mesaj

     

    GDO
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email
    Önceki YazıHerkes çıldırmış olmalı: Dünya belasını arıyor
    Sonraki Yazı GDO’lu mısır kanser yaptı

    Related Posts

    Avrupa’nın Enerji Krizi Sonrası Yeniden Şekillenen Enerji Haritası

    12 Ağustos 2023

    AMAZON’DAN HAMBCAH’A HAMBACH’TAN AKBELENE UZANAN YOL

    28 Temmuz 2023

    “Tüm Ülke İşkence Mekânı Haline Geldi”

    25 Haziran 2023
    Yazılar
    Dilaver Demirağ

    AMAZON’DAN HAMBCAH’A HAMBACH’TAN AKBELENE UZANAN YOL

    Deniz Şener

    Yaşamımızın efendisi olma düşlerinin sonu

    Güray Tezcan

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    Yeşil Öfke

    Her devlet bir kilisedir

    Fatoş Osmanağaoğlu

    Yeşil Yeni Anlaşma vs. İlerici Enternasyonal

    Çeviriler
    Editor

    NAHEL İÇİN ADALET (1)

    5 Temmuz 2023
    Dilaver Demirağ

    Sınırlar = Küresel Apartheid

    21 Haziran 2023
    Editor

    İspanya İç Savaşı’nda Anarşizm ve Ütopya

    8 Haziran 2023
    Editor

    İlhaklara ve Emperyal Saldırganlığa Karşı

    28 Şubat 2022
    Dilaver Demirağ

    MİKROPLAR, HAYVANLAR VE BİZ

    24 Temmuz 2020
    Biz kimiz
    Biz kimiz

    Özgür bir yaşam için insan merkezli yaklaşımları terk edip gezegeni paylaştığımız tüm canlılarla eşitlikçi, dayanışmacı bir ilişki kurmayı hedef alıyor, özgürleşmeyi ve özgürleştirmeyi savunuyoruz. Canlılara yönelik her türlü zulmü reddetiyoruz!

    Facebook Twitter WhatsApp
    Yaşam

    Sinema dünyasında anarşist bir figür: V FOR VENDETTA

    7 Haziran 2023

    Bir Komün Deneyimi: Longo Maï

    5 Haziran 2023

    Doğanın Detaylarını Görmek

    17 Kasım 2020
    Çok Okunanlar

    İlk defa görüntülenen kabile katledildi!

    25 Ekim 201726.126

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    25 Ekim 20218.561

    Ve Burdur Gölü öldü

    5 Temmuz 20198.510
    © 2023 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.
    • Nasıl Görüyoruz?
    • Ne istiyoruz?
    • Bize katılın
    • Yaz Çiz Çevir
    • İletişim

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.

    Go to mobile version