Trabzon’un Araklı ilçesinde, 8 kişinin hayatını kaybettiği, 2 kişinin kaybolduğu, 11 binanın yıkıldığı, 14 binanın da ağır hasar aldığı, yol ve köprülerin çöktüğü sel ve heyelanlarda, Karadere üzerinde bir tek ayakta kalan asırlık Çamlıktepe kemer taşköprü oldu. Sel sularının çekilmesiyle yeniden ortaya çıkan köprünün hasar görmemesi dikkat çekti.
Trabzon’da, 18 Haziran’da etkili olan sağanak, Araklı ilçesinde sel ve heyelanlara neden oldu. İlçenin Çamlıktepe ve Yeşilyurt mahallelerinde heyelan sonucu önüne set çekilen Karadere, biriken toprak ve balçığı sürükleyerek aniden taştı. Bölgede kurulu olan hidroelektrik santralinin toprak ve balçıkla dolan havuzunun da taşması sonucu sel suları mahallelere girdi, önüne kattığını sürükledi.
Sele kapılan 10 kişi kayboldu, 4 kişi de yaralı olarak kurtarıldı. Bölgeye sevk edilen askeri helikopter ve kurtarma ekipleri tarafından da, mahsur kalan 76 kişinin güvenli bölgelere tahliyesi sağlandı. Selde kaybolan 8 kişinin cansız bedenine ulaşıldı, kayıp 2 kişiye arama çalışmaları sürüyor.
Araklı’da, 11 binanın yıkıldığı, 14 binanın ağır hasar aldığı, yol ve köprülerin çöktüğü sel ve heyelanlarda, Karadere üzerinde bir tek ayakta kalan yaklaşık 100 yıllık Çamlıktepe kemer taş köprü oldu. Köprü, sel sularının çekilmesi ile yeniden ortaya çıktı. Köprünün hiçbir hasar görmeden ayakta kalabilmesi görenleri hayrete düşürdü.
‘ŞİMDİKİ MÜHENDİSLER GELSE, BUNU YAPAMAZ’
Yıllar önce dedelerinin sırtlarında taşıdığı taşlarla köprünün yapıldığını anlatan Mustafa Kır, “Mahallede dere önüne ne kattıysa aldı, götürdü. Evler, binalar, yollar köprüler gitti. Ama bu tarihi köprüye hiçbir şey olmadı. Zamanında beton ve demir kullanılmadan büyük bir ustalıkla yapılan köprünün ayakta kalması bizi şaşırttı. Şimdiki mühendisler gelse bunu yapamaz. Günümüzde mühendislerin yaptıkları hep yıkıldı” dedi.
‘KÖPRÜ ÇİLE İLE YAPILMIŞ’
Sel hasarının büyük olduğunu anlatan Nurullah Kır da, “Köyde o kadar bina yıkıldı. Sel suları önüne aldığını götürdü buradan ama bizim tarihi taş köprümüz hala yerinde sapasağlam duruyor. Dedelerimizin anlattıklarına göre köprü çile ile yapılmış. O dönemlerde pek imkân yokmuş. Para toplamışlar, sırtlarında dağlardan taş taşımışlar. Şimdi gören herkes köprünün onca felaketten sonra halen daha ilk günkü gibi ayakta durmasına hayret ediyor” diye konuştu.