Dünya çapındaki telekomünikasyon şirketleri, hükümetlerin de desteğiyle, beşinci nesil kablosuz ağın (5G) dağıtımına önümüzdeki iki yıl içinde hazırlanıyor. Yaygın olarak inkâr edilmesine rağmen, radyo frekansı (RF) radyasyonunun hayata zararlı olduğuna dair kanıtlar zaten çok büyük.
Kablosuz İnternet sağlayarak daha yüksek hızda veri indirme imkânı tanıdığı için şu an çok konuşulan ve her teknolojik buluş gibi bunu da övgülerle karşılayan Teknoloji Severlerin aksine geniş bir bilim çevresi elektromanyetik radyasyonu arttıracak olan bu teknoloji konusunda oldukça kaygılılar. 250’nin üzerinde bilim insanı tarafında imzalanan bir mektupla bu teknolojinin durdurulması talep ediliyor. Mektupta bu teknolojinin insan sağlığı ve doğal çevre için ciddi tehlikeler barındırdığı belirtilerek şu görüş savunuluyor “5G, hâlihazırda telekomünikasyon için 2G, 3G ve 4G şebekelerinin üstündeki radyo frekansı (RF) radyasyonuna maruz kalma oranını büyük ölçüde artıracak. RF radyasyonunun insanlar ve çevre için zararlı olduğu kanıtlanmıştır. 5G’nin konuşlandırılması, uluslararası hukukta suç olarak tanımlanan insanlık ve çevre hakkında bir deney oluşturur.”
Dünya çapındaki telekomünikasyon şirketleri, hükümetlerin de desteğiyle, beşinci nesil kablosuz ağın (5G) dağıtımına önümüzdeki iki yıl içinde hazırlanıyor. Bu, küresel ölçekte daha önce görülmemiş toplumsal değişim olarak kabul edilenleri sunmak için hazırlanmıştır. “Akıllı” evler, “akıllı” işletmeler, “akıllı” otoyollar, “akıllı” şehirler ve kendinden sürüşlü arabalarımız olacak. Buzdolapları ve çamaşır makinelerinden süt kartonlarına, saç fırçaları ve bebek bezlerine kadar sahip olduğumuz ve satın aldığımız hemen hemen her şey, anten ve mikroçip içerecek ve kablosuz olarak İnternet’e bağlanacak. Dünyadaki her insan süper yüksek hıza anında erişebilecek, Gezegendeki herhangi bir noktadan Yağmur ormanlarında bile, okyanusun ortasında ve Antarktika’dan düşük-gecikmeli kablosuz iletişim.

Küresel Ölçekte Benzeri Görülmemiş Bir Çevresel Değişime Yol Açacak
Yaygın olarak kabul görmeyen görüş ise, bunun küresel ölçekte benzeri görülmemiş bir çevresel değişime yol açacağı yönündedir. Radyo frekansı vericilerin planlanan yoğunluğunu öngörmek imkânsızdır. Dünyadaki milyonlarca yeni 5G baz istasyonuna ve uzayda 20.000 yeni uyduya ek olarak, 200 milyar nesne iletiyor, Tahminlere göre, 2020 yılına kadar Nesnelerin İnterneti’nin bir parçası olacak.
Düşük frekanslarda ve daha düşük hızlarda ticari 5G 2018’in ortalarında Katar, Finlandiya ve Estonya’da konuşlandırıldı. 5G’nin son derece yüksek (milimetre dalga) frekanslarında piyasaya sürülmesinin 2018 sonunda başlaması planlanmaktadır.
Yaygın olarak inkâr edilmesine rağmen, radyo frekansı (RF) radyasyonunun hayata zararlı olduğuna dair kanıtlar zaten çok büyük. Hasta ve yaralı insanlarda biriken klinik kanıtlar, çok çeşitli bitki ve hayvanlarda DNA, hücreler ve organ sistemlerine verilen deneysel kanıtlar ve modern uygarlığın ana hastalıklarının (kanser, kalp hastalığı ve diyabet) büyük ölçüde elektromanyetik kirlenmenin neden olduğu epidemiyolojik kanıtlar, 10.000’den fazla hakemli araştırmanın literatürünü oluşturur.
Eğer telekomünikasyon endüstrisinin 5G için planları meyve verirse, insan, hayvan, kuş, böcek ve bitki dünyadaki hiçbir canlı maruz kalmayı engelleyemez.
(Devam edecek)