Türkiye’nin farklı bölgelerindeki vegan oluşumların birlikte düzenlediği Hayvan Hakları Yürüyüşü Kadıköy’de gerçekleşti. Yürüyüşte vegan hareketlere destek veren Ekoloji Topluluğu’da yer aldı
Dünya’nın birçok ülkesinde üç yıldır gerçekleştirilen ”Resmi Hayvan Hakları Yürüyüşü” bu yıl ilk kez Türkiye’de İstanbul’da da gerçekleştirildi. ”Hayvan Hakları Veganlıktır” şiarı ile yola çıkan aktivistler, büyük bir coşkuyla Kadıköy sokaklarında yürüdü.

Kadıköy Bahariye Caddesi’nde toplanan Bağımsız Hayvan Hakları Topluluğu, Ankara Vegan Platformu, Veganizm Özgürlüktür, Hayvanlarla Dayanışma İnisiyatifi, İTÜ Vegan Topluluğu, Bursa Vegan İnisiyatifi, İstanbul Vegan İnisiyatifi, İzmir Vegan İnisiyatifi, Antalya Vegan İnisiyatifi, Bağımsız Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri, Empati Platformu, Hayvan Haklarını İzleme Komitesi, Hayvan Özgürlüğü İnisiyatifi ile Ekoloji Topluluğu, Bahariye Caddesi boyunca trampetler eşliğinde, düdük çalıp sloganlar atarak yürüdü.
İnsan olmayan hayvanların haklarını savunmak ve onlara yönelik tüm sömürülere karşı mücadele etmek için başlayan yürüyüş, Mehmet Ayvalıtaş Parkı’nda gerçekleştirilen basın açıklaması ile son buldu.

Bu yıl 3. kez düzenlendi
Geçen yıl dünya çapında 25 kentte yapılan yürüyüş, bu yıl aralarında İstanbul’un da olduğu 38 farklı kentte gerçekleştirildi.

Yürüyüşü düzenleyenler arasında yer alan gazeteci-yazar, hayvan özgürlüğü aktivisti Zülal Kalkandelen, hayvan haklarını savunmanın birincil gereğinin tüm bilinç sahibi duyarlı canlıların yaşam hakkını savunmak ve hayvanlara uygulanan tüm sömürülere karşı çıkmak olduğunu belirtti.
Zülal Kalkandelen tarafından okunan basın açıklamasında “Bir kaç kişilik eylemlerden daha büyük gruplara ulaştık, azdık çoğaldık ve çoğalmaya devam edeceğiz” denildi.
İnsan olan hayvanların, insan dışı hayvanların ve yeryüzünün özgürlüğü için el ele yürütülecek bir mücadeleyi güçlendirmek için bu yürüyüşü düzenlediklerini basına duyuran Kalkandelen, hayvan Hakları denildiğinde, çoğu insanın aklına sadece bazı hayvanların geldiğini, hiçbir ayırım yapmadan tüm hayvanların haklarının savunulması gerektiğini belirterek birini korurken diğerini sömürmenin yani türcülüğün derhal terk edilmesi için çağrı yaptı.
Adalet ve özgürlük talebinin sadece insanlar için değil, insan olmayan hayvanlar için de dile getirilen basın açıklamasında hayvan özgürlüğü mücadelesin, günümüzün en devrimci toplumsal adalet ve özgürlük mücadelesi olduğu görüşüne yer verildi.