“Susmadık ama sıra bize de geldi ve bu gidişle sizlere de gelecek” diyerek köylerine yapılacak olan mermer ocağına karşı mücadele başlatan Tokat’ın Zile ilçesine bağlı Kuruçay Köyü sakinleri tüm ekoloji mücadelesi veren bireyleri desteğe çağırıyor.
“Bir şahıs (Fatih Toprak) gelmiş ben izinleri aldım burada mermer çıkaracağım para kazanacağım devlete de katkım olacak diyor, diyor ama bizim topraklarımıza, yaylalarımıza, ağacımıza, suyumuza, köyümüzün yaşanmışlığına, tarihine, hafızasına kutsalına göz dikerken buraları yıkacağını söylerken bize hiç sormuyor, hak bile vermiyor.” diyen Kuruçay Köyü sakinleri, neden mücadele ettiklerini şöyle anlatıyor:
Neymiş her kurumdan izin almış, her kurumdan bir kağıt almış bu kurumlar yerinde inceleme dahi yapmadan eksik bilgi ile birer kağıt vermiş. Peki burada yaşayan halka neden sormamışlar suyunu, toprağını, doğasını, yaşam alanlarını yok ederken neden sormazlar. Derenin dibindeki köyde varımız yoğumuz bir toprak dam, iki, üç inek, bir parça tarla iken kimseye zararımız yokken, hangi hakla bu yaşamı elimizden alıyorsunuz. Bu yetkiyi hangi kurum verebilir ki size?Gelelim işin teknik kısmına, Ocağın kurulacağı Çed alanı ve özellikle ruhsat alanı derenin içinde olan köyümüzün tam üzerinde, araçla 5 dk mesafede kot olarak köyün yükseğinde ki dağ dere ve tepeler. Su kaynaklarımızın ve su yollarımızın tamamı bu ruhsat alanı içinde. Zaten EROZYONdan muzdarip ve bu konuda mücadele ettiğimiz dere yollarının en üstünde. Ocaktan çıkacak tüm atıklar yağmur suyu ile birlikte doğrudan köye akacak noktada.
Bu tür ocaklarda madenlerin arasından çıkan taş, toprak vb. yabancı nesnelere pasa deniyor. (Projede Üretim çalışmaları sırasında yaklaşık %80’lik üretim kaybı (pasa) olacaktır diyor yani TONLARCA ATIK) Mermer ve taş çıkarıldıktan sonra kalan pasanın döküldüğü alanların kayması sonucunda kayan toprak, mermer ve taş parçaları bitkilerin, ağaç ve meraların üzerine yığılarak o alanları yok ediyor.
BİR DİĞER KONU PROJE ALANI İÇİNDE KÖYLÜNÜN TAPULU TARIM ARAZİLERİ VAR VE KÖYLÜDEN KİMSE BU KONUDA İZİN ALMADI…!!!
Dere yatağındaki taşkın arazilerinde önlem alınmadan yapılan depolamada taşan sular da tarım arazilerini basıyor. Kaldı ki bizim köyde bu taşkın için önlem alma ihtimali yok ve bu atık doğrudan evlerimize akacak.
Mermer atığı (Mermer Çamuru) Kalsiyum Oksitten ve Kalsiyum Karbonattan oluşuyor, bu maddeler sularda canlıların yaşamasını imkansız hale getiriyor. Atıkta bulunan karbonik asit de ASİT YAĞMURU etkisi yapıyor.
En önemli etkilerden birini oluşturan tıraşlama ve kazı da fauna ve florayı yok ediyor. Akiferde çatlaklar oluşuyor, yeraltı su tabakası kirleniyor ve yüzeysel su kaynakları kuruyor ve SONRASINDA ELİMİZDE TAMAMEN KURU BİR TOPRAK KALIYOR VE DOĞA YOK OLMAYA BAŞLIYOR.
Taş ocaklarından yayılan tozlarda bulunan 2,5 mikrondan küçük parçacıklar akciğerlere kadar girebiliyor. Böylece metal bileşikleri doğrudan akciğerlere taşınmış oluyor. Ayrıca bitkileri de toz kapladığı için bitkilerin fotosentez yapması ve büyümesi engelleniyor.
VE DAHA BİR ÇOK SAYILAMAYACAK EKOLOJİK ZARAR.BU ALANDA ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR RAPORU SORGULANMALIDIRBu nedenle biz her türlü doğa katliamına karşıyız.
Bölge sakinleri http://chng.it/MQhtcRSsgt adresinde düzenledikleri imza kampanyası ile kamuoyunun dikkatini çekmeye çalışıyor