Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Bir Komün Deneyimi: Longo Maï

    5 Haziran 2023

    Gaziantep Hayvanat Bahçesi’nin kapatılması için kampanya başlatıldı

    18 Nisan 2023

    Yaşamımızın efendisi olma düşlerinin sonu

    29 Haziran 2022
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Demo
    • Güncel
    • Ekoloji Gündemi
    • Yazılar
      • Makaleler
      • Seçtiklerimiz
      • Çeviriler
      • İleri Okumalar
    • Yaşam
    • Röportaj
    • Belge ve Raporlar
    • İletişim
    Yeşil ÖfkeYeşil Öfke
    Home»Ekoloji Gündemi»Altıncı kitlesel yok oluş 2100’de gerçekleşebilir

    Altıncı kitlesel yok oluş 2100’de gerçekleşebilir

    Editor19 Temmuz 2019Updated:19 Temmuz 2019
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Vahşi yaşma ev sahipliği yapan tropik ormanların sadece yüzde 38’i türlerin devamlılığına olanak veriyor, hayvan soykırımı yaklaşıyor

    Korunmasız türler, ormansızlaşma ve iklim değişikliğinin sonucu olarak yok oluyor. 1970 ve 2014 arasında 4.005 yaban hayatı türünü temsil eden 16.704 nüfus, yüzde 60 oranında azaldı. Altıncı kitlesel yok oluş yaklaşık 2100’de gerçekleşebilir.

    Korunmasız türler, ormansızlaşma ve iklim değişikliğinin bir sonucu olarak yok olacak.

    İklim değişikliği ve ormansızlaşmanın, tropikal türlerin neslinin tükenmesine yol açan iki ana etken olduğu açıklandı.

    Son zamanlarda yapılan bir araştırmaya göre, vahşi yaşama ev sahipliği yapan tropikal ormanların yüzde 38’i ormansızlaşma sonucu, hassas türlerinin neslinin tükenmesine yol açacağı belirtiliyor .

    Sheffield Üniversitesi ve York Üniversitesi’nden araştırmacılar, ormansızlaşma ve iklim değişikliğinin türlerin neslinin tükenmesinin en büyük itici güçlerinden ikisi olduğunu rapor etti.

    Raporda, binlerce yıl boyunca, dünyadaki vahşi yaşam, Dünya’nın sıcaklığındaki değişikliklerle başa çıkmak için dağlarda yukarı ve aşağı; ekvatordan aşağı veya yukarı doğru hareket ettiği belirtildi.

    Tropikal ormanların ormansızlaştırılması ve tarım arazilerine dönüştürülmesi sonucu, vahşi hayvanların doğal yaşam alanların birbiri ile bağlantısı kesilerek parçalı alanlara dönüşmesine yol açtı.

    Çalışmanın bulguları

    Journal of Nature Climate Change‘de yayınlanan araştırmada, tropik orman yaşam alanlarının çoğunun şu anda daha serin iklimlere giden yollar sağlamak için bağlantısı kesildi, yani vahşi yaşam iklim değişikliğinin etkilerinden kaçmak için mücadele edemeyecek. 2000-2012 yılları arasında yapılan tropikal ormansızlaşma, tropik vahşi yaşamı, onları artan sıcaklıklardan koruyacak bir habitatla bağlayabilme kabiliyetini yitirdi.

    Bugün, tropik ormanın sadece yüzde 38’i vahşi yaşamın göç ederek iklim değişikliğinden kurtulmasına olanak sağlayabiliyor.

    Araştırmanın yazarı David Edwards

    “Bitkilerin ve vahşi yaşamın optimal iklimlerini takip etme kabiliyetinin kopma hızı ve ciddiyeti gerçekten şok edici. Bu sorunu çözmek için ne yapabileceğimizi göz önünde bulundurarak, acilen tropikal orman kaybını durduracak mekanizmalara ihtiyacımız var. İnsan işgali sonucu ormansızlaşmanın en şiddetli olduğu yerlerde derhal yeniden ağaçlandırma yapılmak zorunda.”

    Araştırmacılar ekibi, harekete geçme zamanının hemen şimdi olması gerektiğini belirtiyor. Aksi taktirde gelecek yüzyılın tropik biyolojik çeşitlilik için yıkıcı etkilere sahip olacağını iddia ediyor .

    İklim değişikliği Ormansızlaştırma Tür soykırımı
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email
    Previous ArticleBalık çiftliklerinde yetiştirilen balıklar intihar ediyor
    Next Article ODTÜ’deki katliama iki yıl sonra yürütmeyi durdurma

    Related Posts

    Gaziantep Hayvanat Bahçesi’nin kapatılması için kampanya başlatıldı

    18 Nisan 2023

    İklim değişikliği bir ülkeyi haritadan siliyor

    26 Ağustos 2021

    Bu Kadar HES’e ‘Pes’ Artık”

    11 Ekim 2020
    Yazılar
    Deniz Şener

    Yaşamımızın efendisi olma düşlerinin sonu

    Güray Tezcan

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    Yeşil Öfke

    Her devlet bir kilisedir

    Dilaver Demirağ

    Yeşil Mide Bulandırdığında (1)

    Fatoş Osmanağaoğlu

    Yeşil Yeni Anlaşma vs. İlerici Enternasyonal

    Çeviriler
    Editor

    İlhaklara ve Emperyal Saldırganlığa Karşı

    28 Şubat 2022
    Dilaver Demirağ

    MİKROPLAR, HAYVANLAR VE BİZ

    24 Temmuz 2020
    Deniz Şener

    Filleri de ‘mülteci’ olarak görebilir miyiz?

    9 Mart 2020
    Editor

    Ahlaki Şizofrenimizin Nedeni: Mal Olarak Hayvanlar

    4 Temmuz 2019
    Editor

    NAMLUNUN UCUNDAKİ DÜNYA. YA DA SADELİK HAREKETİNİN SORUNU NE?

    20 Şubat 2019
    Biz kimiz
    Biz kimiz

    Özgür bir yaşam için insan merkezli yaklaşımları terk edip gezegeni paylaştığımız tüm canlılarla eşitlikçi, dayanışmacı bir ilişki kurmayı hedef alıyor, özgürleşmeyi ve özgürleştirmeyi savunuyoruz. Canlılara yönelik her türlü zulmü reddetiyoruz!

    Facebook Twitter WhatsApp
    Yaşam

    Bir Komün Deneyimi: Longo Maï

    5 Haziran 2023

    Doğanın Detaylarını Görmek

    17 Kasım 2020

    Dünya da Her Üç Çocuktan Biri Kurşundan Zehirleniyor

    31 Temmuz 2020
    Çok Okunanlar

    İlk defa görüntülenen kabile katledildi!

    25 Ekim 201726.126

    Veganların tüketim kültürü ile imtihanı

    25 Ekim 20218.560

    Ve Burdur Gölü öldü

    5 Temmuz 20198.510
    © 2023 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.
    • Nasıl Görüyoruz?
    • Ne istiyoruz?
    • Bize katılın
    • Yaz Çiz Çevir
    • İletişim

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.